Alice’in Harikalar Diyar’ı gibi bir dünyada yaşamadığımız belli; her gün işe ya da okula gitme, trafik, saatlerce çalışma, yeni bir gündem, saldırılar, enflasyon, bombalı patlamalı günler ve gittikçe kirlenen ve insanda ne göz, ne de kulak sağlığı bırakan bir çevre… Tamam durumun çok da iç açıcı olmadığını kabul ediyoruz ama hatırlatmak istediğimiz ufak bir mevzu var; spor ! Herkesin “homo stressien” olduğu ve tembelliği hak bildiğimiz günümüz modern dünyasında günden güne sandalyelere, koltuklara yapışıp kalıyoruz. Egzersizin beynimizde nelere kadir olduğuna göz atmakta bizce fayda var.
Sağlam Kafa Sağlam Vücutta Bulunur
Kafatasının içinde diye zavallı beynimizin biraz hareketlenmeye ihtiyaç duymadığını sanıyorsanız yanılıyorsunuz ! Egzersizin yalnızca kaslara iyi gelmediğinin altını üstünü çizmeliyiz. Evet, egzersiz kan dolaşımınızın normalleşmesi için de önemlidir ama aynı zamanda hipokampal uzamsal öğrenme yeteneğini ve dentat girustaki nörojenez oluşumunu (yeni nöron üretimini) arttırmaktadır. Bu bölgede yeni nöron üretilse ne üretilmese ne diye düşünmeyin hemen, çünkü bu yeni mini mini nöronlarımız öğrenme ve hafıza fonksiyonlarının gelişimine katkıda bulunuyorlar. Yani dentat girus dediğimiz ve hipokampüste bulunan kıvrımımız, yaşlanmayla beraber ortaya çıkan unutkanlıklarımızla alakalı bir beyin bölgesi. Kısaca biraz hareketlenerek bellek ve kavrama yeteneğinizi geliştirebilirsiniz, koşan fareler bile geliştirmiş bizden demesi.
Beyninizi Esnetin
Egzersiz yaptığınızda hipokampüste (yukarıda söz ettiğimiz dentat girus yine işin içinde) BDNF (beyin kökenli nötrofik faktör) denilen bir salgı proteini artmaktadır. Klinik çalışmalarla BDNF’nin nörojenez sonucu oluşturulan yeni nöronları bir anne şevkatiyle desteklediği, halihazırda var olan nöronların ise canlılığını sürdürmelerine yardımcı olduğu ama bununla da kalmadığı, kendisinin beyin plastisitesiyle (esnekliğiyle) yakından ilişkili olduğu bulunmuştur. BDNF’nin beynin esnekliğini desteklemesiyle, egzersizin beyin hasarları sonrasında fonksiyonel iyileşmeye yardımcı olduğu bulunmuştur. Kısaca BDNF nöronların aktivitesini düzenlemekten sorumludur, aslında egzersizin beynimiz üzerindeki olumlu etkilerinin ortaya çıkmasındaki başrol oyuncusudur. Teşekkürler BDNF !
Spor Yapsak Ne Olacak Ya
Nitekim yapılan çalışmalar da yukarıda anlattıklarımızı destekler nitelikte. Yaşlılarda fiziksel aktivite düzeyinin azalmasıyla demans oluşum riskinin arttığı bulunmuştur. Egzersiz yapmak, demansın bir türü olan Alzheimer’a karşı koruyucu bir önlem olabilir! Eğer çoktan demans kapıyı çaldıysa üzülmek yok, hala güzel haberlerimiz var. Fiziksel aktivite ve biraz egzersizle demansın tüm evrelerindeki hastalık belirtileri azaltılmaktadır. Tabii ki hastanın durumuna göre uygun aktivitenin bulunmasının önemli olduğunu ve egzersizin doktora danışılarak yapılması gerektiğini söylemiyoruz bile. Siz yine de düzenli egzersizin kandaki antioksidan enzimlerini arttırdığını yaşlılığa bağlı hastalıklara karşı direnç sağladığını unutmayın.
İllaki bir hastalık olmasına gerek de yok; spor yaşlılarda zihinsel yetenek gelişimiyle alakalı bulunmuş. Genci olsun, yaşlısı olsun fark etmeksizin fiziksel olarak aktif olan bireylerin herhangi bir uyarana karşı reaksiyon zamanının çok daha kısa olduğu görülmüş. Anneler “Evladım dışarı çık, azıcık top oyna.” derken aslında çocuklarının bilgisayar oyunlarında daha atik olmaları için onları yönlendirmektedirler, Psikolezyum ekibi olarak biz bulduk.
“İyi güzel söylüyorsun da Psikolezyum kardeş, bu hengamenin içinde zaman mı var ? Çocuğun peşinden koşuyorum ya işte. Spor sayılmaz mı?” diyenlere özel; bonus 1 ve bonus 2.
Umarız ki gelecek yıllarda beynimizi daha fazla anlama imkanına erişebiliriz. Beynimiz bi’kiloluk hala muamma olduğu gibi, aynı zamanda bir mucizedir. Ona iyi bakmanız dileğiyle, Dünya Beyin Günü’nüz kutlu olsun ! 🙂