Skinner’ın Mucizevi Kutusu | Edimsel Koşullama Nedir?

Bir annenin ağlayan çocuğuna “ağlamazsan seni lunaparka götürürüm” dediğine şahit oldunuz mu ? Ya da hepimizin başından geçen sınav dönemlerinde ailelerimizin bize hedefler belirlemesini düşünün. “ Karnenin hepsi 5 gelsin, istediğin bisikleti alacağım!” kaçımızın ailesinden duyduğu bir vaat acaba?  1TL ile çalışan şans makinalarında, cebimizdeki bozuk paraların tümünü bir ayıcığa harcamamıza ne demeli? Tüm bunların davranışlarımızı nasıl ve neden etkilediğini daha iyi anlamak için deney farelerinin laboratuvarlardaki yaşantılarına biraz yakından bakalım.

Skinner edimsel koşullama denilen bu durumları incelemek için ses ve ışık geçirmez, çevreden yalıtılmış “Skinner Kutusu” adı verilen kutular kullanmıştır.  İçerisinde bir pedal bulunan bu kutuya bir fare yerleştirmiştir. Fare pedala bastığında belli bir miktar su ve yiyecek verilmektedir. Tüm bu pedala basma sayısı bir grafiğe aktarılarak ölçülmektedir.  Amaç farenin pedala basarak yiyecek almayı öğrenmesidir.

Fare öncelikle kutuya bırakılmış ve etrafı keşfetmesi için izin verilmiştir. Keşfetme sırasında fare pedala yanlışlıkla dokunduğunda yiyecekle ödüllendirilmiştir. Fare bir zaman sonra pedala yakın bölümlerde dolaşmaya başlar. Bu bölgelerde dolaşması da pedala yanlışlıkla dokunma olasılığını arttırır. Fare en azından bir kez yanlışlıkla pedala dokunacaktır. Tabii ki bu evrede kola basma pozisyonuna geçme (yani ayağa kalkma ) davranışı da yiyecek ile ödüllendirilmiştir. Yanlışlıkla basmalar sonucu yiyecek alan fare pedala güçlü bir şekilde basmaya başlamıştır. Artık fare nasıl yiyecek geldiğini bilmektedir. İşte öğrenilen davranış!

Edimsel koşullanma, herhangi bir davranışın öğretilmesinde, sıklığının arttırılması/azaltılmasında ya da davranış değiştirmede kullanılan etkili bir yöntemdir.

Tabii ki hayvanlardan edinilen bilgilere baktığımızda “içgüdüsel sapmalar” denilen zorluklarla da karşılaşılmıştır. Örneğin; Breland’ın rakunlar ile yürüttüğü çalışmalar sonucunda canlıların kendi özelliklerinden kaynaklı bazı tepkileri daha güçlü bir şekilde taşıdıkları gözlenmiştir. Araştırmacılar rakunlara bozuk paraları elleri ile alıp birkaç metre taşıdıktan sonra üstü açık bir kutunun içine atmaları öğretilmiştir. 1 para ile görevi tamamlayabilen rakunlar, birden fazla parayla denendiğinde kutunun içine parayı bırakmak yerine paraları birbirine ve kutunun duvarına sürtmeye başlamış, ovuşturmuş ve kutunun içine defalarca sokup çıkarmaya başlamışlardır. Peki bu davranış nereden çıkmıştır? Araştırmacılar bu istenmeyen tepkiyi; rakunların kabuklu böcekleri yemeden önce suda yıkama ve onları bir daha suya bırakmama davranışına benzetmiştir.

Peki bu süreçler insanlarda nasıl işlemektedir?

Premack ilkesi diye bilinen ilkeye göre; belli koşullar altında bazı tepki ya da davranışlar diğerlerine göre daha fazla tercih edilmektedir. Bu davranışlar pekiştireç olarak kullanılabilir. Yani bir çocuk ders çalışmak yerine müzik dinlemeyi tercih ediyorsa, “müzik dinlemesine izin vermek” olarak harika bir pekiştireç keşfettiniz ! Ama konsere gitmektense ders çalışmayı tercih eden bir çocuğunuz varsa o zaman pekiştirecinizi değiştirmekte fayda var. Yani kaşınmak her insan için pekiştirici olmayabilir, ancak sivri sinek ısırmış biri için gayet pekiştiricidir. Mitchell ve Stoffelmayr’ın şizofreni kliniğinde yaptığı çalışmaya bakacak olursak, çok hareketsiz ve içe kapanık olan hastalara yeni davranışlar öğretmek için pekiştireçler kullanmışlardır. Şeker, meyve, çerez, sigara gibi bir çok pekiştireç bu hastaların yeni davranışlar öğrenmesine katkı sağlamamıştır. Fakat hareketsiz oturmalarına izin verilmesi pekiştireç olarak kullanıldığında ilginç şekilde yeni davranış öğrenmeye daha açık hale gelmişlerdir.

Bir davranış değiştirilmek isteniyorsa ya da yeni bir davranış öğretilmek isteniyorsa uygun pekiştireci kullanmak bunun için etkili bir yoldur. Öğretmenlerin öğrencileri sözlü olarak takdir etmeleri, öğrencileri bireysel olarak puan sistemine sokmaları, soru çözmelerini arttırmak için küçük ödüller vermeleri, daha çok edimsel koşullamaokumalarını sağlamak için semboller (çıkartmalar, renkli rozetler, şekiller) verip bu sembollerin belli sayıya ulaşmasıyla ödül vermeleri, yemek seçen çocukların bu davranışını azaltmak için sevdiği etkinlikle ödüllendirme gibi yöntemler kullanılabilir. Tabii her davranış her seferinde ya da aynı oranda pekiştirildiğinde de etkili sonuç alınması mümkün değil. Yani eşinizin size çiçek alma davranışını arttırmak için her çiçek alışında abartılı tepkilerle sevinmek bir zaman sonra pek de etkili olmayacaktır.

Siz en iyi en doğru zamanda en doğru pekiştireci en doğru miktarda vermek için yazılarımızın devamını bekleyin.

 


Kaynaklar

Alıcı, T. (2012). Öğrenmenin bilimsel temelleri. Palme Yayıncılık: Ankara.

Baran, Z. (2017). Öğrenme Psikolojisi Ders Notları: Araçsal koşullanma.

http://content.lms.sabis.sakarya.edu.tr/Uploads/31477/35651/uda_2.pdf

 

Paylaşın, herkes okusun:
Share

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir