İnsanlar neden yalan söyler? Bunu yaparken nasıl yollara başvurur? Bazı insanlar iyi yalancıyken bazıları neden her seferinde yakalanır? Yalanı anlamak için kullanılabilecek yöntemler var mıdır ? Yalan duygularla nasıl bağlantılıdır? Paul Ekman, tüm bu soruları Ne Düşündüğünü Biliyorum ile bizim için cevaplamış.
Tüm bunlar hepimizin günlük hayatımızda da sorduğu sorular değil mi? Paul Ekman tüm bu sorulara yaptığı çalışmalar ile bu kitabında yanıt veriyor. Kitapta bilimsel çalışmalardan, günlük hayattaki örneklere kadar her şey bu sorulara cevap arar nitelikte. Kitabı okuduğunuz zaman mükemmel bir yalan avcısı olmayacaksınız ancak sonrasında iletişim kurduğunuz kişilerin verdikleri tepkileri daha detaylı gözlemlemeniz, nedenler çıkarmanız mümkün. Ses tonu ya da sözcük seçiminin altında yatan bu kadar detayı duyduğunuzda şaşıracaksınız. Ya da kişilerin kendilerinin bile farkında olmadığı hareketlerinin bir yalanın işareti olduğunu öğreneceksiniz.
Bu kitabı okuduktan sonra muhtemelen bir kişiyle yaptığınız görüşme eskisi gibi olmayacak. Onun kaşlarının neden kalktığını, elinin neden terlediğini ya da konuşmasının neden hızlandığını düşünmeden edemeyeceksiniz.
Bir yalan avcısı kolay yetişmiyor!
Paul Ekman, tüm bunları yalanı yakalayabilmek için bir eğitim olarak görmüyor. Onun için nasıl gerçekler bize bir şeyler öğretiyorsa, yalanın doğasını anlamak da aynı şekilde öğreticidir. Çoğu zaman kötü olarak baktığımız yalanlar bazı durumlarda daha özgecil olabilir. (Doktorun hastasının morali için söylediği yalanlar gibi) Bu nedenle yalanı iyi anlamak ve neden söylendiğini analiz etmek daha doğrudur.
Bir kadının kocasının yalan söylediğini anlaması için yazıldığını söyleyemeyiz bu kitabın. Yine de yanlış anlamlar çıkarıldığında nice eşlerin boşanmasına neden olabilecek türde bilgiler içermektedir. Bu nedenle Ne Düşündüğünü Biliyorum’un ciddiyetle okunması, öğrenilen bilgilerin gereksiz yere kullanılmaması gerekmektedir. Küçük bir tavsiye 🙂
