Biz insanların, olumlu duygular hissetmeye yönelik baskın bir tercihimiz vardır. Sadece çok kısıtlı şartlar altında ve zamanın çok sınırlı bir aralığında kötü hissetmek isteriz. (Örneğin, kötü hissetmemiz bize önemli bir hedefe ulaşmamıza yardım ettiğinde.) Bu yüzden olumsuz duygularla başa çıkarken kullandığımız metotlar son derece önem arz eder.
Müzik, olumsuz duygularla baş etmenin bir başka yaygın yoludur. Negatif duygular yaşayan insanlar daha çok hüzünlü müzik dinlemeye eğilimlidirler. Ve en azından bazı durumlarda, bazı insanlar için, müzik yardımıyla baş etmenin olumsuz durumun ve bu durumla ilgili kişinin duygularını kabul edebilmesi gibi yararlı sonuçları vardır. Ayrıca bu yöntem ödülle ilgili nöral sinyallere eşlik eder.
De Montfort Üniversitesi’nde psikoloji dersi veren Annemieke van den Tol ve arkadaşları tarafından yürütülen yeni çalışma, müzik ve duygusal açlık arasındaki olası ilişkiyi sınadı.
Yoksa Müzik Ruhun Turnusol Kağıdı Mı ?
Sonuçlar gösteriyor ki çoğunlukla hüzünlü ya da hiddetli müzik dinleyenler aynı zaman da daha çok duygusal yeme davranışında bulunan kişilerdir. Duygusal yiyiciler, çok farklı nedenlerle müzik dinleyebiliyorlar.
Eğlenme, dikkat dağıtma amacıyla müzik dinlemek daha düşük düzeyde stres ve daha az mutsuz luk (yani daha iyi ruh sağlığı) ile ilgilidir. Duygusal olarak daha az sağlıklı olan duygusal yiyiciler ise hüzne ve öfkeye odaklı daha dar yelpazede müzik dinlemeye eğilimlidirler.
Duygusal yeme ile meşgul olan kişilerde kafa dağıtıcı ve eğlenceli müzik dinlemek hüzünlü ve öfkeli müzik dinlemekten psikolojik olarak daha sağlıklıdır. Bu nedenle araştırmanın bir sonraki adımı eski stratejiler icin müziği kullanmanın duygusal yeme davranışını azaltmada yardımcı olup olmadığını test etmek olmalıdır.
